Gece istem dışı idrar kaçırma (enürezis noktürne) çocuklarda sık karşılaştığımız bir durumdur. Genellikle sosyoekonomik seviyesi düşük ve kalabalık ailelerde görülür. Bunların çoğu yaş ilerledikçe düzelir, çocuklar yataklarını ıslatmazlar.
Ancak bir kısım kişilerde ergenlik çağından sonra da alt ıslatma devam eder. Bu yazımda kendi tecrübelerimş de göz önünde tutarak genç yaşlarda yatak ıslatmanın nedenleri ve tedavisini anlatacağım.
Enürezis noktürne ne demektir?
Enürezis noktürne (noktürnal enürezis), kişinin istem dışı uykuda idrar kaçırması demektir. Bazen hem gece hem de gündüz idrar kaçırma olabilir. Bu duruma da enürezis diurna denir. Gece yatak ıslatmanın ortalama %1-2 oranına olduğu tahmin edilmektedir. Aslında bu oranın daha yüksek olduğu düşünülmektedir, çünkü bu hastalar genellikle bu problemlerini utandıkları için söyleyememektedir. Bu durum hem erkek ve hem de kadın her iki cinste de görülen bir rahatsızlıktır.
Çocukların çoğunda büyümeyle birlikte 4-6 yaşlarında yatak ıslatma azalır. Bazı çocuklarda çok az da olsa bu durum ergenlik sonrası da devam eder.
Gece yatak ıslatmanın kaç tipi vardır?
Gece alt ıslatma hastalığın başlanma süresine göre değişir. İdrar kaçırmanın başlangıcına göre bu durumu iki gruba ayırmak mümkündür:
- Primer enürezis: 6 ay boyunca geceleri idrarını tutamayan ve yatağını ıslatan kişilerde primer noktürnal enürezis var demektir. Bu hastalarda doğumdan hiç idrar kontrolü sağlanamamıştır.
- Sekonder enürezis: Eğer 6 ay veya üzerinde kuru kalıp sonradan gece istem dışı yatak ıslatmaları varsa bu durum sekonder noktürnal enürezis olarak bilinir.
Gece yatak ıslatmanın nedenleri nelerdir?
Geceleri uykuda istem dışı idrar kaçırmanın bir çok nedenleri vardır. Bu nedenleri şu şekilde özetleyebiliriz:
- Hormonal nedenler: Bu hastalarda antidiüretik hormon (ADH) denen bier hormonun eksik olduğu düşünülmektedir. Bu hormon, uyku sırasında böbreklerden idrar yapımını azaltır, eksikliğinde ise idrar üretiminde artış olur. Enüreszis hastalarında DH hormonunun yeteriz olduğu ve bu nedenle hastaların geceleri idrar kaçırdığı düşünülmektedir. Gece yatak ıslatma ayni zamanda tip I ve tip II şeker hastalığının bir belirtisi olarak ta görülebilmektedir.
- Nörolojik nedenler: Nörolojik, yani sinirsel nedenlerin de noktürnal enürezise neden olabildiği bilinmektedir. Bu hastalarda mesane kapasitesi normal kişilere göre daha küçüktür. Bir başka ifade ile mesanenin idrarı depolama hacmi yeteri kadar gelişmemiştir. Bunun sonucu olarak ta mesanede daha az idrar varken dahi beyne sinyaller gönderilerek mesanenin kasılması gerçekleşir ve idrar kaçırma gerçeklerşir. Bu hastalarda aşırı aktif mesane veya mesane instabilitesi söz konusudur. Bunun sonucu olarak ta mesane tam kapasiteye kadar dolmadan kasılmalar gerçekleşmekte ve idrar kaçırma ortaya çıkmaktadır.
- Uyku bozukluğu: Gece yatak ıslatan kişilerde sık rastlanılan sorunlardan birisi de uyku problemidir. Bu hastaların uykuları normal kişilere göre çok derindir. Mesane doluluğu ve idrar hissi uyku derinliği nedeniyle hissedilememektedir.
- Obstrüktif sleep apne: Bu hastalık uyku bozukluğun ile birlikte seyreden bir durumdur. Yatak ıslatması olan hastalarda bir neden olabilir.
- Kabızlık: Kabızlık çok seyrek te olsa bu hastalığa neden olabilmektedir. Bizim hastalarımız arasında bu nedeni pek fazla görmedik.
- Pelvik organ prolapsusu: Çok doğum yapmış, vaginal yolla ve zor doğunm yapan bayanlarda görülen bir durumdur. Bazı hastalarda gece idrar kaçırma şikayetleri de olabilir.
- Yapısal nedenler: Bu hastalık üriner sistemdeki yapısal sorunlardan da kaynaklanabilmektedir. Sıklıkla mesane, üretra ve pelviste yapısal sorunlar olabileceği bilinmektedir. Bunlardan başka idrar yolu enfeksiyonları, üriner sistem taşları, erkeklerde ileri yaşlarda prostat büyümesi ve prostat ve mesane kanseri gibi hastalıklar etken olabilmektedir.
- Stres ve anksiyete: Stres ve anksiyete mesanenin sinir kontrolünü bozarak mesane kasının kasılma kasılma fonksiyonlarını etkileyerek enürezise neden olabilir.
- Genetik nedenler: Gece yatak ıslatma ile ilgili çalışmalarda bu hastalığın genetikle ilişkili olduğu görülmektedir, yani bu hastalık ailesel bir hastalıktır.Bazı çalışmalardaailede iki kişde yatak ıslatma sorunu varsa olma ihtimali %77 olarak bildirilmiştir. Anne babadan birinde bu durum varsa çocuklarda olma oranı %40’tır.
- Şeker hastalığı: Uzun süreli ve iyi kontrol edilemeyen şeker hastalarında bir komplikasyon olarak yatak ıslatma görülebilir.
- İlaçlar: Gece tayak ıslatma problemi bazı ilaçların yan etkileri sonucu da ortaya çıkabilmektedir. Bu ilaçların başında bazı nörolojik ve psikiyatrik hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar gelir. Diüretikler aşırı idrar atılımını sağlayarak gece idrar kaçırma problemine neden olabilirler. Bu ilaçlar direk olarak normal kişilerde gece yatak ıslatmaya neden olmasalar dahi nörolojik ve yapısal sorunları olan hastalarda idrar kaçırmayı tetikleyebilirler.
- Alkol ve kahve tüketimi: Ayrıca mesanede irritasyon yapan alkol ve aşırı kahve tüketimi de bu soruna yol açabilmektedir. Bu nedenle bu sorunları olan hastalarımıza aşırı kahve ve alkol tüketimini önermiyoruz.
Gece yatak ıslatmanın komplikasyonları nelerdir?
Uykuda idrar kaçırma veya yatak ıslatma genç yaşlarda bazı sorunlara neden olabilir. Bu sorunlar genellikle psikolojik sorunlardır. Hastalığın verdiği utanma duygusu kişileri stres ve anksiyeteye sokar. Genellikle bu hastalar utandıklarından sorunlarını anlatamazlar ve içlerine kapanırlar. Evlenme çağına gelenlerde bu durum daha ciddi stres yaratır.
Özellikle bayan hastalarımızda bu sorunların daha ciddi olduğunu görüyoruz. Hastalarımıza önerilerimiz mutlaka bir Üroloğa baş vurmaları ve tedavi yollarını aramalarıdır.
Uykuda yatak ıslatma tanısı nasıl konur?
Bu hastalara tanı koymak için sistematik bir yaklaşım gerekir. Tanıda izlenecek yöntemler şunlardır:
- Anamnez: Hastaların ayrıntılı sorgulanması, ailede bu hastalığın olup olmadığı gibi sorular sorulur.
- Muayene: Hastalara genel ürolojik muayene yapılır.
- Nörolojik testler: Nörolojik nedenleri ortaya koymak için nörolojik değerlendirme ve testler yapılabilir.
- İdrar tetkiki: İdrar mikroskopisi ve rutin idrar tetkiki yapılır.
- İdrar kültürü: Tedaviye dirençli idrar yolu enfeksiyonu varsa idrar kültürü yapılabilkir.
- Üroflowmetri: İdrar akımını değerlendirmek amacıyla yapılan bir testtir.
- Rezidü idrar: Hastalar idrar yaptıktan sonra mesanede normalde idrar kalmamalıdır. Miksiyon sonu mesanede fazla idrar kalıyorsa bu durum araştırılmalıdır.
- Sistometri: Sistometri testi, mesane kasının kasılması hakkında fikir verir. Aşırı aktif mesane ve istem dışı kasılmalar varsa sistometride gösterilir. Biz hastalarımıza bu tetkiki genellikle istiyoruz. Antikolinerjik tedavi başlamak için bu testin yapılmasında fayda vardır. Bazı hastalarımızda sistometri normal olmasına rağmen antikolinerjik tedavi ile olumlu sonuçlar elde ettik.
- Utrasonografi (USG): Üriner sistem USG ile mesane kapasitesini değerlendirmek mümkündür. Aytıca USG ile miksiyon sonrası mesanede rezidü idrar tayini de mümkündür.
- Sistoskopi: Bu hastalarda sistoskopi nadiren gerekir.
Doktor hastalara şu soruları sorabilir
Hastalar Üroloji doktoruna gittiğinde doktor bazı sorular sorabilir. Bu sorular hastalığın teşhis ve tedavisinde yardımcı olacak sorulardır. Sıklıkla hastalarımıza şu soruları sorarız:
- İdrar kaçırma gece mi gündüz mü oluyor?
- Yeme içme alışkanlıkları nasıldır?
- Alkol, kahve, çay tüketimi fazla mı?
- Tekrarlayan idrar yolub enfeksiyonları var mı?
- Her gece veya aralıklı mı oluyor?
- İdrar yapmada zorluk, ince çatal idrar yapma var mı?
Gece yatak ıslatmanın tedavisi
Erişkin yaşta yatak ıslatma tedavisi yaşam tarzı değişikliklerinden cerrahi tedaviye kadar geniş bir spektrumu içerir. Bu hastalarda uygulanacak tedavi seçenekleri şunlardır:
Yaşam tarzı değişiklikleri: Yaşam tarzı değişiklikleri bu hastalığın tedavisinde önemli bir yer tutar. Hastalarımıza bu değişikliklerin önemini ve faydalarını her zaman anlatıyoruz. Bu değişiklikler şunlardır:
- Sıvı kısıtlanması: Enürezisis olan hastalara önerdiğimiz tedavi yöntemlerinin başıda yaşam tarzı değişiklikleri gelir. Bu hastlara akşam saatlerinde yatmadan önce sıvı alımını kısmalarını, alkol, kahve, çay tüketimini kısmalarını öneriyoruz. Ayrıca eğer bu hastalar diüretk kullanıyorlarsa ve çok zorunlu değilse bunları da kesmeleri veya gündüzleri kullanmaları daha iyidir.
- Mesane kapasitesini artırmak: Bu hastaların gündüzleri sıvı alımını artırmaları ve idrara çıkma aralarını uzatmaları zamanla mesane kapasitesini artıracaktır. Bunun sonucunda da yatak ıslatma sorunlarında iyileşmeler sağlamak mümkün olabilecektir.
- Alarm sistemi: Gece alarm sistemi kurarak hastaların idrara çıkmaları ve kuru kalmaları sağlanabilir.
- Uykudan uyandırma: Bu hastalarda uyku derindir. Uykularında hastaların uyandırılıp idrarlarını yapmaları idrar kaçırmasını önleyebilmektedir.
İlaç tedavisi: Bu hastalığın tedavisinde ilaç ile tedaviden olumlu sonuç alabilmek mümkündür. Ancak bu ilacı düzenli ve devamlı kullanmak gerekmektedir. İlaç kesildiğinde şikayet tekrar ortaya çıkmaktadır.
- Antidiüretik hormon (ADH): İlaç olarak ADH hormonu gibi etki gösteren ilaçlar tercih edilmektedir. Bu şekilde böbreklerden idrar yapımı azalmakta ve hastalar kuru kalabilmektedir.
- Antikolinerjikler: Bu grup ilaçlar mesane kasının kasılmasını etkileyerek yardımcı olurlar. Bu hastaların bir kısmında mesane kasında istemsiz kasılmalar veya aşırı aktif mesane problemi de olabilir. Antikolinerjik ilaçlar istem dışı mesane kasılması ve aşırı aktif mesane varlığında kas kasılmasını engelleyerek etki eder. Hastalarımızın bir kısmında bu tedavi ile çok iyi sonuçlar aldık. Uygun hastalarda başarılı sonuçlar elde etmek mümkündür.
Gece yatak ıslatmada ameliyat ile tedavi yöntemleri: Erişkinlerde yatak ıslatmasının tedavisinde değişik ameliyat yöntemleri uygulanır. Bunlara çok nadiren ihtiyaç duyulur. Diğer tedavilere cevap alınamayan uygun hastalarda bu ameliyat yöntemleri uygulanabilir.
- Sakral sinir stimülasyonu: Mesane sinirlerinin çıktığı sakral sinir kökleri uyarılarak mesane kasının kasılması azaltılır, bunun sonucunda mesane genişler ve mesanenin idrarı pompalaması engellenmiş olur.
- Sistoplasti ameliyatı: Bu hastaların bir kısmında mesane kapasitesi küçüktür. Bu nedenle uygun hastalarda mesane kapasitesini artırıcı cerrahi işlemler tedavide etkili olmaktadır. Bu amaçla en sık yaptığımız ameliyat ince barsaklardan alınan bir parça ile mesane kapasitesini artırmaktır. Bu ameliyata ileosistoplasti ameliyatı denmektedir.
- Detrüsör miyotomi: Bu ameliyatta amaç mesanenin aşırı, istemsiz kasılmasını önlemektir. Mesanenin dış kısmından mesane iç kısmını kaplayan mukoza denen yapıya kadar tabakalar kesililir, mukoza sağlam bırakılır. Bunun sonucu olarak mesanenin istem dışı kasılmaları önlenir.
Akupunktur tedavisi: Akupunturun yatak ıslatma tedavisindeki bilimsel yerine dair literatürde fazla bir bilgi yoktur. Bu yöntemle başarı elde edildiğine dair bilgiler vardır. Bunların bir kısmının psikolojik olduğu düşünülmektedir. Biz hastalarımıza bu tedaviyi önermiyoruz.
Özet olarak: Genç yaşlarda da devam eden, düzelmeyen gece yatak ıslatma problemi hastaları strese sokan bir sağlık sorunudur. Uygun tedavi ile olumlu sonuçlar alabilmek mümkündür. Yaşam tarzı değişiklikleri tedavide önemli bir yer tutar. Hastaların mutlaka bir üroloji uzmanına başvurmaları ve önerilerine uymaları verilen tedaviyi uygulamaları gerekir.
Prof. Dr. Emin ÖZBEK
Üroloji Uzmanı
İstanbul- TÜRKİYE
Cevap bırakın