Koronary Arter Stenti ve İktidarsızlık Arasında Bağlantı Var mı?

Koronary Arter Stenti ve İktidarsızlık Arasında Bağlantı Var mı?

Koronary stentleme (kalp damarına kateter takılması), tıkanmış koroner arterleri tedavi etmek için yaygın olarak kullanılan bir prosedür olup, iktidarsızlık (sertleşme sorunu, erektil disfonksiyon, ED) ile karmaşık bir ilişkiye sahiptir. Hem koroner arter hastalığı (CAD) hem de ED, hipertansiyon, diyabet, sigara içme ve yüksek kolesterol gibi benzer risk faktörlerini paylaşmaktadır. Endotel disfonksiyonu ve azalmış nitrik oksit mevcudiyeti gibi temel mekanizmalar, hem koroner hem de penil arterlerde kan akışını etkilemektedir.

Koronary stentleme kalbe kan akışını artırsa da, ED’den sorumlu olan endotel disfonksiyonunu doğrudan ele almaz. Ayrıca, stentleme sonrası kullanılan beta-blokerler gibi ilaçlar ED’yi kötüleştirebilir. Bununla birlikte, bazı hastalar stentleme sonrası genel kardiyovasküler sağlık iyileşmesi nedeniyle ED semptomlarında düzelme yaşayabilir. Kardiyovasküler risk faktörlerinin kapsamlı yönetimi, hem kalp sağlığını hem de cinsel fonksiyonu iyileştirmek için hayati önem taşımaktadır.

Koronary Stenti olan hastalarda ve sertleşme sorunu da olur mu, neden?

Koronary stentleme ile ED arasındaki mekanizmalar çok yönlü olup fizyolojik ve farmakolojik faktörleri içerir. İşte ana mekanizmalar:

Ortak Patofizyoloji:

  • Endotel Disfonksiyonu: Hem CAD hem de ED genellikle endotel disfonksiyonu tarafından tetiklenir; bu durum damarların uygun şekilde genişlemesini engeller. Endotelin azalmış nitrik oksit üretimi, hem koroner hem de penil arterlerde kan akışını etkiler.
  • Ateroskleroz: Arterlerde plak oluşumu kan akışını kısıtlayabilir. Koroner arterlerdeki ateroskleroz CAD’ye yol açarken, penil arterlerde benzer süreçler ED’ye neden olabilir.
  • Ortak Risk Faktörleri: Hipertansiyon, diyabet, dislipidemi ve sigara içme gibi yaygın risk faktörleri hem ED’ye hem de CAD’ye katkıda bulunur; penil kan akışının bu koşullara duyarlı olması nedeniyle genellikle ED önce ortaya çıkar.

Kardiyovasküler Sağlık Etkisi:

  • Sistemik Etkiler: Stentleme sonrası genel kardiyovasküler sağlık iyileşmesi, vücut genelinde kan akışını artırarak, penil arterler de dahil olmak üzere ED semptomlarını iyileştirebilir. Bunun tersine, süregelen kötü kardiyovasküler sağlık, ereksiyon fonksiyonunu olumsuz etkileyebilir.

Farmakolojik Faktörler:

  • İlaçlar: Stentleme sonrası reçete edilen beta-blokerler, ACE inhibitörleri ve statinler gibi ilaçlar, ereksiyon fonksiyonunu etkileyebilir. Özellikle beta-blokerler, ereksiyonu düzenleyen sinir sistemi ile etkileşerek ve kan akışını azaltarak ED’ye katkıda bulunabilir.

Psikolojik Faktörler:

  • Stres ve Anksiyete: Kalp işlemleri geçirme ve kalp hastalığı ile yaşama bağlı psikolojik stres, ED’ye katkıda bulunabilir. Kardiyak hastalarda yaygın olan anksiyete ve depresyon, iktidarsızlık için önemli katkı sağlar.

Hormonal Değişiklikler:

  • Testosteron Seviyeleri: Kardiyovasküler hastalık ve tedavileri testosteron seviyelerini etkileyebilir. Düşük testosteron seviyeleri ED riski ile ilişkilidir. Ancak, koroner stentlemenin hormon seviyeleri üzerindeki tam etkisi daha fazla araştırma gerektirir.

İyileşme ve Yaşam Tarzı Değişiklikleri:

  • Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Stentleme sonrası rehabilitasyon genellikle beslenme düzeni iyileştirmeyi, fiziksel aktiviteyi artırmayı ve sigara içmeyi bırakmayı içerir. Bu değişiklikler hem kardiyovasküler sağlığı hem de ereksiyon fonksiyonunu olumlu yönde etkileyebilir.

Erektil disfonksiyonun koroner stent takılmasından önce kaç yıl önce başladığı?

ED, koroner arter hastalığı (CAD) belirtilerinden ve ardışık koroner stent takılmasından yıllar önce başlayabilir. Zaman çizelgesi bireysel sağlık faktörlerine ve aterosklerozun ilerlemesine bağlı olarak değişir. Ancak çalışmalar şunları önermektedir:

Zaman Aralığı: ED genellikle koroner belirtilerden yaklaşık olarak 2 ila 5 yıl önce başlar. Bu süre, kardiyovasküler risk faktörlerinin tanımlanmasına ve CAD ilerlemesinin önlenmesi için erken müdahaleye olanak tanır.

 Araştırma Bulguları:

  • American Journal of Medicine’de yayımlanan bir çalışma, ED olan erkeklerin ED olmayanlara kıyasla 2 ila 5 yıl içinde kardiyovasküler olayları geliştirme riskinin önemli ölçüde daha yüksek olduğunu bulmuştur.
    • American College of Cardiology’nin Journal of the American College of Cardiology dergisinde yayımlanan başka bir çalışma, ED’nin subklinik kardiyovasküler hastalığın erken bir uyarı işareti olduğunu ve genellikle CAD belirtilerinden ortalama olarak 3 ila 5 yıl önce başladığını belirtmiştir.

Özetle, ED, koroner stent takılmasından yaklaşık olarak 2 ila 5 yıl önce başlayabilir ve potansiyel kardiyovasküler sorunların erken belirteci olarak hizmet edebilir.

Koroner arter stenti olan hastalarda ED’nin tedavisi

Koroner arter stentleri olan hastalarda ED’nin tedavisi, güvenli ve etkili olmasını sağlamak için dikkatli ve kapsamlı bir yaklaşım gerektirir. İşte temel stratejiler:

Yaşam Tarzı Değişiklikleri

Diyet ve Egzersiz: Kalp sağlığı için faydalı olan meyve, sebze, tam tahıllar ve az yağlı proteinler açısından zengin bir diyeti teşvik edin ve düzenli fiziksel aktiviteyi teşvik edin. Her ikisi de kardiyovasküler sağlığı ve ED’yi iyileştirebilir.

 • Sigara Bırakma: Sigara içmek hem ED hem de kardiyovasküler hastalık için önemli bir risk faktörüdür. Sigarayı bırakmak genel vasküler sağlığı iyileştirebilir.

Kilo Kontrolü: Sağlıklı bir kilo elde etmek ve korumak, kardiyovasküler fonksiyonu iyileştirmeye ve ED belirtilerini azaltmaya yardımcı olabilir.

İlaç Yönetim

  • Fosfodiesteraz Tip 5 (PDE5) İnhibitörleri: Sildenafil (Viagra), tadalafil (Cialis) ve vardenafil (Levitra) gibi ilaçlar ED için yaygın olarak kullanılır. Bunlar, nitrat almıyorlarsa koroner stentli hastalara güvenle reçete edilebilir, çünkü bu kombinasyon kan basıncında tehlikeli bir düşüşe neden olabilir.
    • Kardiyovasküler İlaçları Gözden Geçirme: Bazı kardiyovasküler ilaçlar, özellikle beta blokerler ve belirli diüretikler, ED’ye katkıda bulunabilir. Eğer cinsel fonksiyon üzerinde önemli bir etkileri varsa, sağlık uzmanı bu ilaçları ayarlamayı düşünebilir.

Psikolojik Danışmanlık

  • Danışma ve Terapi: Stres, kaygı ve depresyon gibi psikolojik faktörler ED’ye katkıda bulunabilir. Danışma veya terapi bu sorunları ele almaya yardımcı olabilir.
    • Cinsel Terapi: Özel terapi, hastaların ve partnerlerinin cinsel işlev bozukluklarıyla başa çıkmalarına ve intimitelerini artırmalarına yardımcı olabilir.

Altta Yatan Sağlık Sorunlarının Yönetimi

  • Diyabet Kontrolü: Diyabetik hastalarda kan glukoz seviyelerinin sıkı kontrolü, ED’yi iyileştirmeye yardımcı olabilir.
    • Hipertansiyon Yönetimi: Kan basıncının kontrol altında tutulması, hem kalp sağlığı hem de ereksiyon fonksiyonu için önemlidir.

Hormon Tedavisi

  • Testosteron Yerine Koyma Tedavisi: Düşük testosteron seviyelerine sahip erkekler için hormon yerine koyma terapisi düşünülebilir. Bu özellikle kardiyovasküler hastalığı olan hastalarda dikkatli tıbbi gözetim altında yapılmalıdır.

Cihaz Tabanlı Tedaviler

  • Vakum Ereksiyon Cihazları (VED’ler): Bu cihazlar penisin etrafında bir vakum oluşturarak kanı içine çeker ve ereksiyona neden olur. Bunlar, diğer tedavilerle birlikte kullanılabilen invaziv olmayan bir seçenektir.
    • Penil İmplantlar: Diğer tedaviler etkisiz olduğunda penil implantlar cerrahi bir seçenek olabilir. Bu genellikle diğer daha az invaziv tedaviler başarısız olduğunda düşünülür.

Danışma ve İzleme

  • Düzenli Kontroller: Hastaların kardiyovasküler sağlıklarını ve ED tedavilerinin etkinliğini izlemek için düzenli olarak sağlık uzmanlarıyla kontrole gitmeleri önemlidir.
    • Bütünleşik Bakım: Kardiyologlar ve ürologlar veya diğer uzmanlar arasındaki işbirliği, tedavinin kapsamlı bir yaklaşımla yapılmasını sağlayabilir.

Bu hastaların dikkat etmesi gereken önemli hususlar

  • PDE5 İnhibitörleri ile Nitratlardan Kaçının: Koroner stentli hastalar genellikle anjina yönetimi için nitratlar reçete edilir. PDE5 inhibitörleri, nitratlarla birlikte kullanıldığında kan basıncında önemli bir düşüşe neden olabilir.
    • İlaç Etkileşimlerini İzleme: Bu hastaların kullanabileceği birçok ilaç olduğundan, ilaç etkileşimlerini dikkatlice izlemek önemlidir.

Bu ilaçların mutlaka bir doktor önerisi ile kullanılması gerekir. Aksi taktirde ciddi yan etkileriolabilir.

Özet

Bu şekilde, koroner stentleme ile ED arasındaki bağlantı, endotel disfonksiyonu ve ateroskleroz gibi ortak altta yatan mekanizmalar aracılığıyla açıklanabilir. Her iki durum da hipertansiyon, diyabet, sigara içme ve yüksek kolesterol gibi benzer risk faktörlerinden kaynaklanmaktadır. Stentleme kalp sağlığına kan akışını iyileştirirken, ED’yi doğrudan tedavi etmeyebilir. Ayrıca, stentleme sonrası reçete edilen beta-blokerler gibi ilaçlar ED’yi kötüleştirebilir. Bu nedenle, genel kardiyovasküler sağlığın yönetimi, hem kalp hem de cinsel fonksiyonları iyileştirmek için hayati önem taşımaktadır. Bu hastalarımızı genel bir değerlendirmeden geçirip hastaya uygun tedaviyi uyguluyoruz.

Prof. Dr. Emin ÖZBEK

Uroloji Uzmanı                                                                             

Istanbul- TURKIYE

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

WhatsApp
1